Kaygı, herkes tarafından belli zamanlarda yaşanabilecek normal bir tepkidir. Kaygı ve stres kendini ilk olarak bedene yansıtır. Kişide bu anlarda çarpıntı, nefes almada zorluk, hızlı nefes alma, titreme, terleme gibi belirtiler görülebilir. Psikolojik olarak ise kişi içinde büyük bir sıkıntı, heyecan, gibi duyguları hisseder ve aniden çok kötü bir şey olacakmış gibi düşüncesine kapılabilir.
En sık görülen kaygı bozukluğu türleri; panik bozukluğu, sosyal fobi, agorafobi ve yaygın kaygı bozukluğudur. Panik atak aniden başlayan sıkıntının kısa zamanda çok şiddetlendiği başı ve sonu belli olan şiddetli bunaltı veya korku nöbetidir. Agorofobi ise kişilerde kaygı konusu yardım alınamayacak ya da hemen çıkılamayacak ortamda olmaktır. Sosyal fobide kişiler insanlarla birlikte herhangi bir faaliyette bulunurken aşırı korku ve heyacan duyar. Yaygın kaygı bozukluğunda ise kişide normal gündelik olaylar ve gelecekle ilgili aşırı endişeden kaynaklanan sürekli bir kaygı vardır.
Kaygı bozukluklarında etkili olduğu gösterilmiş psikoterapi yöntemlerinin en başında bilişsel davranışçı terapi gelir. Sosyal anksiyete üzerine yapılan bir çalışmada, BDT’nin etkileri sadece ilaçların etkisinden daha kalıcı olduğu bulunmuştur. Panik bozukluk için Bilişsel Davranışçı Terapinin etkinliği kapsamlı ve yüksek güvenirlilikte çalışmalarla desteklenmiştir. Yaygın Anksiyete için yapılan bir çalışmada, BDT diğer kanıtlanmış tedavilerden daha etkili bulunmuştur.